Poşet Adam (Mr.Jolins) Kimdir ?
Poşet Adam (Namıdiğer Mr.Jolins (Jack Joe Jolins) ) Kendisi Newyork'ta özel bir hastanede profesördür.İşi ve statüsü oldukça iyidir.Fakat,özel hayatında bir girişimi yoktur.Hayatı aksine;durgun ve sistemlidir.Hayatının çoğu zamanı,hazırladığı projeler ve çalışmakla geçmiştir.Birgün sabah erkenden kalkar ve stajyer doktor adayları için hazırladığı projeleri gözlemlemek ve düzenlemek için yola çıkar.Yolda,mayhoş mayhoş yarı uyanık halde yürürken birden gökyüzünde mor mor karartılar başlar.Önce önemsiz bir hava olayı diye düşünür.Daha sonra bir meteor Mr.Jolins'in bulunduğu yere doğru son süratle gelir.Mr.Jolins o an ki telaşla ne yapacağını şaşırır ve son saliselerde uzaklaşmaya çalışır.Fakat başarısız olur.
SERÜVEN BÖYLELİKLE BAŞLAR!

25 Şubat 2014 Salı

BİR RİCA

Hikayenin okuduğunuz bölümünü okuyup,bir yorum bırakınız.Görüşleriniz bizim için çok değerlidir...İlerleyen günlerde,okur sayımız arttığı takdirde kampanyalar düzenleyeceğiz ve kazananlara hediyelerimiz olacaktır
Sevgilerle,
Mrs.Moccaramel

16 Şubat 2014 Pazar

Bölüm 3-OPERASYON

Doğa Baba,Konser Arenası'nda şirketin tarihi bilgilendirmesini yaptıktan sonra ekipler arenadan ayrılarak koridorlara ayrıldılar.Her ekibin bir koridoru vardı.Koridorlar,farklı odalara çıkıyordu.Bu odalar operasyondan önce hazırlık için vardı.Yer Adam,Mr.Jolins ve ekibin geri kalanı dar bir koridordan geçtiler.Yer Adam,Mr.Jolins'in kıyafetlerini giymesi için dönüşüm odasına götürüyordu.Biraz ilerledikten sonra,koridor ikiye ayrıldı.Birinden Mr.Jolins ve Yer Adam diğerinden ise ekibin diğer üyeleri geçerek ayrıldılar.Mr.Jolins bu işte henüz yeni olduğu için ilk gideceği yer Dönüşüm Odasıydı.Ekip operasyona hazırlık için güç odasına gitti.Yer Adam dönüşüm odasına girmeden Mr.Jolins'i uyardı :
-Poşet!Endişe etmeden odaya gir.Biliyorum,şuan çok ürküyorsun.Böyle bir oda eminim hayatın boyunca neredeyse hiç görmemişsindir.
Mr.Jolins ise buna karşılık :
-Şuan operasyon için endişe ve korkularım var.Ama canım pahasınada olsa bu odaya gireceğim!
Yer Adam bu cesaretten etkilenerek:
-Cesaretinden dolayı seni tebrik ederim!I.Doğa Baba'yı anımsattın bana...Şimdi odaya gir ve sadece gözlerini kapa!Böylece azda olsa motive olabilirsin.
 Mr.Jolins ölümü göze alarak odaya girdi.Onun için bu durum kötü bir sonuçta yaratsa yapacağı şeyin sonucunu bilmeden denemesi,onun için büyük anlam kazandırıyordu.Çünkü her zaman kendine,''Kötü bir sonuçta yaratsa en azından ''Yaptım!'' diyeceğim.'' derdi.Cesareti ve vazgeçmeme güdüsü onun için çok önemliydi.Çocukluğundan beri kopagelmişti bu durum.Her zaman insanlara yardım etmeyi seven biriydi.Bu yüzden doktor olmuştu.Onun için insanlar kendisinden daha büyük anlam taşıyordu.
   Dönüşüm odasına girdikten sonra kapılar kapandı ve Mr.Jolins olduğu yerde dönmeye başladı.Dönüşüm için otuz saniye geri sayım başladı ve otuz saniyenin sonucunda işlem Mr.Jolins'in bedeninde değişimlere başladı.Güçlü ışınlar Mr.Jolins'in tüm vücudunu sarmaya çoktan başlamıştı.Mr.Jolins gözlerini Yer Adam'ın dediği gibi sımsıkı kapatmıştı.Dönüşüm bir dakikadan daha az bir süre sürdü.Dönüşüm odası aslında kişinin günlük yaşamını etkilememesi için vardı.Shatoms Kurulu Mr.Jolins'i bulup,beynini sıfırlayarak kendi bilgi formatını yükleyebilir ve Mr.Jolins'i kendi ajanı yapabilirdi.Alınan önlemler Gizli Güçleri'in adını koruyordu.Mr.Jolins gözlerini açtı ve robot hareketlerle Yer Adam'ın üstüne doğru yürümeye başladı.Yer Adam ürkerek;
-Hey dostum iyi misin ? Neler oluyor böyle ?! Aman Tanrım!!!Ne yaptım ben ?!
Mr.jolins gülerek:
-İyiyim sakin ol.Korkacak birşey yok! Sadece espiri dostum!
dedi.
Yer Adam henüz olayın ani endişesini sonlandıramamış ve sakinleşememişti.
-Lanet olsun dostum!Beni çok korkuttun.Hadi operasyona gideceğiz ama ondan önce güç odasına gidip seni bu duruma iyice motive etmemiz lazım.Böylece güçlerini daha etkili kullanabileceksin!
Geldikleri koridordan geri dönerek,diğer koridora geçtiler.Ekibin güç odasındaki işi bitince odadan ayrıldıkları için oda boştu.Güç odasına geldiklerinde Mr.Jolins değişimin ardından aynaya bakmaya unuttuğunu farketti.Bu onun için bu odaların verdiği motivasyon gücünden bile daha güçlü bir motivasyon olacaktı.Neyse ki bu durumu şimdilik belli etmeyerek sonraya bırakmayı tercih etti.Yer Adam odaya girmeden önce şöyle söyledi:
-Güçlerini etkili kullanabilmen için bu oda mevcut.Eğer olay anında,dışarda bir sıkıntı yaşarsan,geçen sana içirdiğim sıvıyı iç.Bu seni daha iyi yapacaktır.İlk aşama seni fiziksel olarak az etkileyecek ama endişelenmemelisin.
Mr.Jolins odaya girdi.Güç odasının ilk partı biraz ağır oluyordu..Güç odası aktifleşerek dönüşüme başladı.Mr.Jolins'in geniş omuzları,sporsuz bedeni beş dakikadan az bir sürede değişimi tamamladı.Vücudu dönüşümden sonra son derece güçlüydü.Bu değişimin ardından çok daha farklı hissetmeye başladı.Ellerini ve avuçlarını açıp yoklayarak bedenine yabancı bakışlar attı.Hemen odadan çıkarak Yer Adam'a sordu:
-Ayna var mı ?Kendime bakmak istiyorum.
-Şu kadife mor örtüyle perdeleniş olan işte...
dedi.
Mr.Jolins hemen mor örtüyü hızlıca çekti ve gördüğü manzara bir an onu rüya olduğuna bile inandırmıştı.Hatta onun için bu bir rüyadanda öteydi.Sol eliyle,sağ omuzuna dokundu.Sanki,hiçbirşey ona ait değildi.Korkuyla sordu:
-Bu etki gidecek mi?Giderse vücudum çökebilir.Biliyorsun ben doktorum.Etkisine maruz kalmak beni aksine hiçte motive etmeyebilir.
Yer Adam emin bir sesle:
-Merak etme.Odaya ilk giriş senin temel yapıtaşın!Yani odaya girmeden önceki bedeninin hali değilde girdikten sonraki beden halin şuandan itibaren asıl bedenin!Bu ne demek oluyor?Biliyorsun! Bundan sonra bu bedene sahipsin.
  Mr.Jolins'in vücudu elli yıllık bir sporcunun vücudundan hiç şüphesiz farksızdı!
  Odadan çıktıktan sonra sıra,hazırlık odasına geldi.Ekibin olduğu odaya girmeden önce geçtikleri koridorda oda numaraları vardı.Yer adam anı kaçırmadan hemen söze girdi:
-Bu gördüğün odalar,ekiplerin odasıdır.Bizimle birlikte bir çok ekip olduğunu arenada gördün.
Mr.Jolins ise sadece;
-Tahmin etmiştim.
dedi.Fakat gördüğü her yeni şey onu zorluğa bir daha itiyordu.Yer Adam,Mr.Jolins'te ki şaşkınlığın bizzat farkındaydı.Fakat bunu zora itmedi.Çünkü,Mr.Jolins'in daha öğreneceği çok şey vardı.Bu gelişmeler ise zamanla zeminini oturtacaktı.Kendi ekip odasına vardıklarında,kapıyı açar açmaz Balık Kadın hemen söze atladı:
-Hey Millet!Bakın kim gelmiş?!
Buz Kralı'nın sözü gecikmedi:
-Vaov!dostum yakıyorsun be!Bu iş için yaratılmışsın sayın doktor
dedi.
Mr.Jolins ise:
-Teşekkürler.Fakat operasyonda ne yapacağımı bilemiyorum.
Buz Kralı :
-Korkma!iç güdülerinle savaşırsan motive olursun.Cesaretinin var olduğunu biliyorum.Bilgisayarda oyun oynar gibi hareket et!Yeterli adrenalini ve hırsı sana verecektir.
dedi.
Ateş Kadın ise;
-Sen I.Poşet Adam'sın!Haydi iş başına!
dedi.
Yer Adam olaya el koyarak sözünü aldı ve :
-Haydi operasyona!
dedi.
Renkten renge geçen bir alarm ötmeye başladı.Tüm ekip odaları koridorlara döküldü.Herkes tekrar arenaya geldi.Doğa Baba veşirketin baş yardımcıları,konseyin konuşmacı kürsüsünde ekiplere seslenerek ekip seçecekti.Ekibin unuttuğu birşey vardı.Bugün şirketin 95.yıl dönümüydü ve ekiplerden birini seçerek dev operasyona yollayacaklardı.Normalde ise operasyonda tüm ekipleri,dünyanın dört bir yanına yollayıp insanların hayatını kurtararak ya da kötü örgütlerle savaşarak  geçiyordu.Bir kura yapılacaktı.Kurada dev üç boyutlu ekranda çark devreye geldi.Çarkın bir özelliği vardı.O haftada ekiplerin şarj ettiği güce göre hesaplanıyor ve ona göre ekip güçlü bir şekilde operasyone çıkıyordu.Çarkta 11.Ekip çıktı.Bu ekip Mr.Jolins'in bulunduğu bir ekipti.Fakat,çarkta tuhaf birşeyler vardı.Tüm konsey arenası şaşkınlıkla çarka bakıyordu.Bu Çark en son 65 yıl önce görülmüştü.Nedeni ise,I.Doğa Baba'nın gücünden kaynaklanıyordu.I.Doğa Baba şirketi kurduğu gibi operasyonlarada katılıyordu ve gücü çarktaki gücün ona ait olduğunu besbelli belli ediyordu.Çarkta güç oranı ise %100'dü.I.Doğa Baba'nın oğlu ve şimdiki Konsey Arenasının başkanı olan Doğa Baba şaşkınlığını gizlemeye çalışarak söze girdi:
-Bu en son 65 yıl önce görülen bir güç oranı.Biliyorsunuz ki;bu operasyon durumu 10 yılda bir yapılan bir durum.Şans,11.Ekibe güldü.Umuyoruz ki;bu şirkette babam kadar deha olan kahramanlar var!11.Ekip konuşma kürsüsüne gelsin.
dedi.
Ekip şaşkınlıkla oraya gitti.Çok garipti.Çünkü bu gücün kime ait olduğu belli değildi.Ekip kürsüye çıktı.Doğa Baba şöyle söyledi:
-İçinizden birinin ya da hepinizin dehasıyla bir araya gelmiş bir durumdur bu.Eğer ki aranızda birinizden kaynaklanan bir durumsa içinizdeki o kahraman benim yerimi alacak kişidir!Eğer ki bu bir ekibin birliğinden meydana geliyorsa işte o ekip benim baş yardımcılığıma geçecek olan kahramanlardır!
dedi.
Mr.Jolins olaya yabancı kalmayı tercih etsede Doğa Baba onuda unutmayarak;
-Seni unutmadım delikanlı!Seni dört gözle merak ediyorum.
dedi.
Mr.Jolins ise:
-Teşekkür ederim efendim.Nitekim bu güç benden olmayabilir.
dedi.
Doğa Baba sözünden caymayarak;
-Senin yerinde olsaydım bu kadar kesin konuşmazdım.
dedi ve elini Mr.Jolins'in omzuna iki kere dokunarak diğer üyelerin yanına gitti.
Hepsine güzel bir şans diledi ve Konsey Arenası'nda dev üç boyutlu ışınlanma kapısı geldi.Ekip tüm ekiplere ve şirketteki herkese veda ederek ışınlanma kapısından geçti.Heryer simsiyahtı.Görev yeri belli değildi.Kendilerini buldukları yer onları çok şaşırttı.Shatoms Kurulu'nun kapısına gelmişlerdi.İçeriye girerek,direkt olarak saldırıya geçeceklerdi.Mr.Jolins Poşet Adam olarak devreye girerek söze girdi:
-Hepiniz bana bakın!Birlik olarak içeriye girersek hiçbirşey yapamayacağız.İlk önce bahçenin içindeki havuzu görüyorsunuz.Balık sen oraya git!Ateş sen ise ağaçların arkasına saklan.Böylece balığa odaklandıkları zaman,arkadan saldırıya geçebileceksin.Buz sen ise o sırada Terapikan'la içeriye geç!Terapikan sen şimdilik gücünü kullanma.Sadece görünmez ol.Buz sen gördüğün herkesi buzla!Terapikan sende buza saldırmaya kalktıkları zaman şu sakız silahını al.Sakızla geçici olsada kişiyi etkisiz hale getir.O sırada buzda o kişiyi buzlarsa hiçbirşekilde saldırıya geçemez!Bende o sırada baş yönetici odasına gideceğim.Uyuşturucu silahla görünmez olup uyuşturacağım.Belgeleri alıp çıkarız!En son olarak binadan çıktığımızda,bize saldırmaya kalkan olursa,Mevonasa sen varsın! Onlara dev karlar yağdır!
dedi.
Ekip bunu mantıklı karşıladı ve hemen harekete geçti.Balık ve Ateş Kadın bahçenin kapısını açarak havuza ve ağacın arkasına yerleştiler.Bahçede henüz kimse yoktu ama sesi duyan on çalışan bahçeye çıktı.Ne de olsa dünyayı hükmetme düşüncesine sahip olan bir kuruldu bu!Ateş Kadın gövdesinden kendisinin görünmesine izin vermeyen iri ağacın birinin arkasına saklandı.Birden balık havuzdan çıkarak:
-Ben burdayım!Hey siz güçsüzler! dedi.
Çalışanlar ateş etmeye hazırlarken;ateş kadın ağacın arkasından çıkmayarak hepsine alev topları yollayarak havuza düşürdü.Ağacın arkasından çıkmamasının sebebi ise her an bir saldırıya uğrayacak olmasıydı.Kendisini önleme aldı.Operasyon anında poşet,Buz Kralı ve Terapikan görünmez olarak binanın içerisine gittiler.Nedense birden alarm ötmeye başladı.Düşman saldırısı diye anons başladı o an orda iki çalışanı uyuşturucu silahla uyuşturarak tuvalete soktular.Poşet ve Buz smokin giyerek iki çalışan kılığına girdiler.Terapikan hala görünmezdi.Aşağı inen çalışanlar :
-Neler oldu burda ?
dediler.
Poşet Adam ve Buz Kralı :
-Yanlış anons,sistemde arıza olmuş her adımda öyle diyor.
dedi.
Adamlar şüpheyle yaklaştılar ve:
-İyi o zaman şurda birkaç turlayalım dediler.
Terapikan düşüncelerini okuyarak,sistemin nerede işlediğini gördü.Hızlıca yukarıdaki sistem odasına girerek,anons kaydını tekrarladı ve hemen odadan çıkarak aşağıya indi ve olay yerine geri döndü.Adamlar yaptıklarının hata olduğunu düşünerek:
-İyi o zaman biz sistem odasına dönelim
dediler.
Poşet ve Buz olayın nasıl olduğunu anlamadıklarında;Terapikan,Poşet'in ve Buz'un kulağına seslenerek onları uyardı.Poşet devreye girerek:
-Evet.Şimdi Buz ve Terapikan olay yerine gidin!
dedi.
Buz ve Terapikan üst kata çıkarak gördükleri herkesi etkisiz hale getirmeye başladılar.Buz Kralı'nın karşına ses dalgası üreten bir güce sahip biri çıktı.Buz ne yapacağını şaşırınca Terapikan,gelen gücü sakız ateş ederek gücü etkisizleştirdi.Ses dalgası üreten o güce,Buz Kralı buzlayarak ve Terapikan birdaha sakızlayarak etkisiz hale getirdiler.Tüm çalışanları neredeyse etkisiz hale getirdiler.Baş Yönetici Yardımcısı odası karşılarına çıktı.Buz Kralı odaya tıklayarak :
-Efendim birşeye ihtiyacınız var mı ?
dedi.
Adam ise:
-Henüz birşey yok.Teşekkürler
dedi.
Buz hemen devreye girerek:
-Mesela buzlu bir sakız ?!
dedi.
Salise içerisinde buzlayarak adamı etkisiz hale getirdiler.Buz çözülürse,etkisiz hale gelirse diye sakızlayarak uzaklaştılar.O an,Poşet Adam ise Baş yönetici odasına girerek:
-Bu şekilde dünyayı kurtarabilir misin? Ya da hükmedebilir misin? Bence hiçbirisi! Biraz Akıllı davran dostum !!!
diyerek uyuşturucu silahla ateşleyerek adamı etkisiz hale getirdi.O an birini unutmuşlardı;Yer Adam'ı...Aslında öyle sanılıyordu ama Yer Adam ve Poşet çoktan anlaşmışlardı bile.Yer ise,görev bitince etkisiz hale gelmeyi başarabilen kişileri etkisiz hale getirecek bir yolu biliyordu.Herkesin işi bitmişti.Görevi yapan herkes tam kapıdan çıkacaklardı ki;ses dalgası üreten o güç onlara yaklaşmaya başladı.Yer Adam ve Mevonasa görünmez olarak kapının ordalardı ve ortak bir güçle gücü etkisiz hale getirmeyi başardılar.Mevonasa,dev karlar yağdırırken;Yer adam ise büyük bir yer sarsıntısıyla dengeyi bozarak ve en son korku ve endişe bırakarak gücü imha ettiler.Tüm ekip o olaylar sırasında hasarsız bir şekilde bahçenin kapısından çıktı.Yer Adam,büyük bir sarsıntıyla binayı yıktı!

13 Şubat 2014 Perşembe

Bölüm 3- KONSEY ARENASI

Kısa bir süre sonra şirketin kırmızı alarmı yandı.Mr.Jolins endişeyle sordu;
-Yer!Neler oluyor böyle ?
-Poşet!!!şirketten birinin başı dertte!Saatine bak!
dedi.Mr.Jolins saatine baktığında saatininde kırmızı alarmı ötüyordu.
Yer Adam bağırarak;
-Herkes acil çıkıştan konsey arenasına insin!örgütleneceğiz.
Mr.Jolins hemen atladı:
-Ama ben...
-Aması yok Poşet!Eğitimini almadın fakat şimdi iç güdülerinle savaşacaksın.
Herkes koşturmaya başladı.Konsey Arenasına inildiği zaman Mr.Jolins arenanın üstündeki ihtişamı aralayarak;
-Aman Tanrım!!!Yeraltının bu kadar muazzam olduğunu kim tahmin edebilirdi ki ?!
  
  O an şirketin en yaşlı ve aynı zamanda en deneyimli başkanı Doğa Baba arenanın tam ortasına gelerek kuruma seslendi:
-Henüz bir ithafla başlamadan önce size anlatacağım birkaç şey var.Biliyorum,belki şuan anlatacaklarımı  çoğunuz biliyordur.Fakat yeni gelen üyeler için bir daha tekrar etmek zorundayım.Bu şirket babam olan I.Doğa Baba tarafından tam 95 yıl önce kuruldu.O zamanlar yolda yürürken bir siyahinin ya da başka bir dine mensup kişinin darp edildiğini görmek mümkündü.Kendisi doktordu.Birgün bilim adamı olan arkadaşının laboratuvarını ödünç aldı ve yaptığı kazılarla yeraltından el sürülmemiş ve tarih boyunca görülmemiş madenleri biraraya getirerek bir ilaç elde etti.Bu ilacı elde etmek elbette onun yıllarını almıştı.Daha sonra denek olarak hasta,ölecek durumda olan bir fareye bu sıvıdan içirdi.Fare birkaç gün hiç uyanmadığı ve belirtileri ilk zamanlar henüz vermediği için babam umudunu yiterecek duruma gelmişti.Birgün bilim adamı olan arkadaşı onu aradı ve hemen laboratuvara gelmesini söyledi.Babam laboratuvara vardığında gözlerine inanamamıştı.Laboratuvarın her yanı yeşillik ve fidanlarla çevrilmişti.Fare,aksine daha canlanmış ve kafesinde her dokunduğu yer yeşillik oluyor ve açan çiçeklerle filizleniyordu.Bu belirtinin üzerine  babam canı pahasınada olsa hazırladığı o sıvıdan içmişti...
    Mr.Jolins her zamanki merakıyla o kalabalığın arasından sorusunu sordu:
-Peki diğer güçler nasıl ortaya çıktı ?
-Evlat,güç gücü doğururmuş.Dünya'nın kaderi o gün değişti.Babam o sıvıyı içtikten sonra birkaç  gün kendisine gelememişti.Çünkü,onun için henüz herşeyin başıydı.Annem bu durumlardan haberdar olmadığı için babamın kısa zaman içerisinde öleceğini sanıyordu.Eve gelen doktorlar teşhisi koyamıyordu.Babama ne olduğu hakkında kimsenin bir fikri yoktu.Birgün annem uykudan kalktığında mutfaktan sesler geldiğini duydu.Dışarıdan gelen bir fare ya da kedi olacağını tahmin etmişti.Mayhoş ve uykulu bir şekilde yatağından kalkarak mutfağa yöneldi ve gözlerine inanamadı.O an ki durum itibariyle baygınlık geçirdi.Gördüğü manzarada ise ne kedi ne de bir fare vardı.Babam,sabah erkenden kalkmıştı ve annem için kahvaltı hazırlıyordu.Annem ayıldıktan sonra babam bir bir olayları anlattı.Annemin buna alışması biraz zaman alacaktı elbette...Yıllar yılları kovalarken,babamda bu esnada çalışmalarını sürdürüyordu.Meslektaşı olan başka bir doktor arkadaşı Michael'i yanına alarak çalışmalarına devam etti.Elde edilen sonuçlarla üretilen güç,Michael'e devredildi.Michael,uzun bir süre laboratuvarda kaldı ve uzun bir sürenin ardından güçlerine kavuştu.Michael'in gücü ise doğa olaylarını kontrol edebiliyor olmasıydı.Yıllar sonra,babam ile Michael uzun çalışmaların sonunda dünyayı gezerek kuraklık olan her yere baharı getirdiler.Michael toprağı nemlendiriyor,tarlaları,sanaayiyi yağdırdığı yağmurla canlandırıyordu.Babam ise gücüyle her yeri yeşilliğe bürüyor ve doğaya sağlık kazandırıyordu.Michael şuan aranızda olan Mevonasa'nın dedesi olan I.Mevonasa'dır.Güçlerin farklılığı genden gene geçerek değişiklik gösterdi.Bu değişiklikleri yaratan kim biliyor musunuz ? Onlar sizsiniz ve hepiniz burdasınız...
  Mr.Jolins tekrar sordu :
-Peki ya ben ?!
-Evlat,perdeden yansıyan gölgelere çok aldanmamalısın.Gerçekler perdenin arkasında olanlardır.Seni aldatmalarına izin verme!
  Mr.Jolins'in kafası biraz karıştı.Fakat akıllı davrandı.Onun için her zaman herşeyin bir zamanı vardı...

8 Şubat 2014 Cumartesi

Bölüm 2 DEVAM - Eğitime Devam

Mr.Jolins içtiği o muhteşem sıvıyla kendisini muhteşem hissediyordu.Göreve başlamaya henüz yarım saat kalmışken Mr.Jolins ekledi;
-Zaman yaklaştı,hadi gidelim.Yoksa trafiğe kalacağız.
Tüm ekip ona tuhaf tuhaf bakmaya başladı.Mr.Jolins tekrar ekleyerek;
-''Bir poşet adam olabilirim ama uzaylı değilim,sadece şaka yaptım çocuklar...''
dedi ve gözlerini bir poşet adamın yapacağı şekilde sımsıkı kapatarak,moleküler değişimle dönüşümünü yaptı.''Hadi binin!'' dedi...
     Havada süzüleceklerdi fakat ekibin yaptığı ağırlıkla Mr.Jolins uçuşunu yapamadı.O arada poşetin içinde Buz Kralı ile Ateş Kadın tartışıyorlardı.İkisi sevgiliydi.Ya da öyle görünüyorlardı.Ekibin en gülünç anlarından biri oldu bu.Daha sonra Buz Kralı poşetin içinden inerek;
'' Huhhh!Tamam '' dedi ve Mr.Jolins'i itmeye başladı.Uçuşu sağladıktan sonra ekip uçuyordu ama bu seferde Buz Kralı unutmuşlardı.Buz Kralı;
''Hey beni unuttunuz!!'' dedi.Mr.Jolins muhteşem hissediyordu ama kafasının karmakarışık olmasına ilacın bir yararı olmamıştı.Mr.Jolins dönerek Buz Kral'ını aldı ve şöyle dedi;
-Çok üzgünüm Buz.Gerçekten kafam karmakarışık.
Buz Kral'ı ekledi;
-Merak etme dostum.İlk günler hep böyledir...Sanırım en lanetlisini ben yaşadım.
dedi.
Yer Adam  havada süzülüyorken hatırlatması gereken birşey olduğunu farketti ve bir daha unutmaması için şimdiden hatırlattı.
-Bay Jolins merak etmeyin bu ağırlık süreci sizin gücünüzle alakalı olan birşey değil.Göreve henüz başlamadığınız için...
Bu hatırlatma Mr.Jolins'in doğrusu içini rahatlatmıştı ve işine gelmişti.
       

       Görev yerine geldiklerinde,bir ara sokağa saptılar.Çıkışı olmayan bir ara sokaktı bu.Çöp konteynırlarının olduğu fareli kuytu bir yerdi.Çöp konteynırının hemen yanında duran kömürlük kapısını ya da bir kasanın kapısını anımsatan bir kapı bulunuyordu.Kapıya tüm ekip gelip ellerini bir çiçeğin yapraklarını anımsatan bir sembol şeklinde dokundu.Elleriyle oluşturdukları çiçek motifi ışınlandı ve kapı açıldı.İçeriye girdiler.Sanki bir cüce için yapılmış bir labirent mevcuttu.Labirente girdiler ve birbirlerini takip ettiler.Labirent karanlık olduğu için Ateş Kadın yine iş başına geçti ve labirenti aydınlattı.Sanki karanlık Ateş Kadın'ın rakibiydi.Önlerine ortalama bir çocuk boyutunda bir asansör çıktı.İçine sırayla bindiklerinde aslında dışardan küçüçük görünen asansörün normal insan boyutlarında ve oda büyüklüğünde olduğu ilk olan biri için şaşırtıcı ve büyüleyiciydi.Bu asansör diğer asansörlerden çok daha farklıydı.Kat düğmesi yoktu.Mr.Jolins çok geçmeden bunuda sordu;

-Neden kat düğmesi yok peki ?
Yer Adam şöyle dedi;
-Bay Jolins biz iyi bir kurumuz.Kat sayısı herhangi bir yere çıkmak için yapılmışsa,bizim asansörümüzde herhangi bir görev için yapılmıştır.Biz kat sayısı değil kod kullanıyoruz.
dedi ve ardından üç boyutlu ekran önüne çıktı kodu girerek asansör hareket etmeye başladı.İndiklerinde ise bambaşka bir dünya karşılarına çıktı.Etrafta koşturan kimya ve fizikçiler,deneyler,özel güç silahları,farklı güçleri imha eden aletler,Sakız silahları...
   Mr.Jolins'in ağzı açılmıştı ve ekibinin tüm dikkati ondaydı.Ekipteki herkesin buradaki ilk günleri Mr.Jolins'i görünce aklına gelmişti.Mr.Jolins her zamanki inanılmaz merakının verdiği dürtülerle sorularına devam etti.Soru sorması,onu mahçup ediyordu normalde.Fakat,bu bir görevdi ve onu iyi yapacak şeylerde sorularının cevaplarıydı.İlk defa bu konuda kötü hissetmiyordu.Hatta o manzaradan sonra mükemmel hissediyordu.Mr.Jolins hemen Yer Adam'a yaklaştı ve sorularından birini sordu.
-Yer Adam bunlar nedir? Bana anlatır mısın??
Yer Adam,Mr.Jolins'teki bu merakı sevdi ve;
-''Seve seve anlatırım.''
dedi.
-Bay Jolins,şuan görmüş olduklarınızla başlamak istiyorum.Özel güç silahlarını,kötülük için çalışan ve dünyanın kontrolünü bozan tüm sistemler için teşkilatlandırıyoruz.Üretimleri tam olarak bitmedi çünkü dev bir ekiple yapacağız.Bu yüzden iyi bir yönetici gerekli.Sizin gibi zeki birini seçtik ve bunun için çokta uygunsunuz.Siz bunu yapabilirsiniz!Size inanıyorum.Farklı güçleri imha eden aletlerde bu sizin,benim gibi güçlere sahip olan fakat kötü kuruluşların
çalışanları için üretiliyor.Farklılık gösteren silahlardır,fakat ana temeline inmeye başladık ve tek temel olarak ele alıyoruz.Böylee en ince noktasından her çeşit gücü imha edebilme gücüne sahibiz.Sakız silahlarıda bunların en basit silahlarından biri.Operasyon sırasında size saldıran kişinin gücünü en basit şekilde imha edebilmek için bir ateşle duvara yapıştırabilir ve gücünü etkisizleştirebilir.Fakat yine eksi noktasıda var.Oda tekrar karşıdaki gücün hazır hale geçebileceğidir.Yinede içimize yarıyor.Yinede bizim için çok iyi sayılır...
   Yer Adam bu konuşmadan sonra,ekibi üretilen silahların bulunduğu depoya götürdü.Sakız silahlarından birtane Mr.Jolins'e verdi.Diğer üretilen silahlardan biride;uyuşturucu silahtı.Yer Adam ekledi;
-Bu silahın en güzel yanı sadece bizde üretiliyor olması.Operasyonda,işe yarayan ve işimizi tamamlamamızı sağlayan en güzel etken.Kuruluş olarak silah üretimi en güçlü ve en çok sayıda bizde üretilmekte...Hiç durmadan çalışıyoruz.Sizi neden seçtiğimizi eminim anlamaya başladınız.
Mevonasa ordan el attı ve Yer Adam'a şöyle dedi;
-Saatimde aldığım bildirime göre;bugün aşırı yağışlar sebebiyle bir çok tüccar işi bırakmış,çocuklar okula gidememiş ve insanlar aç kalmış.Görev için hazırım!Ben gitsem sakıncası olur mu ?
-Hayır
dedi yer adam.
Mevonasa seri bir şekilde gitti.Ardından,Terapikan ekledi;
-Kütüphanede iki liseli kavgaya başlamışlar.Onların aralarını düzeltmeliyim.Sanırım gitmem gerekecek.Yer,bir sorun olursa söyle.Senden bunun için izin almam yanlış olabilir.Biliyorsun görevimi yerine getirmem,senin bana verebileceğin her zamanki cömertliklerden biri...
Yer Adam şöyle dedi;
-Ah Terapikan...Merak etme.Bir sorun olursa saatinde beni görürsün ya da sana görüntülü mesaj yollarım.Hadi seri ol!
Terapikan teşekkür ederek odadan çıktı.
    Ateş Kadın,Buz Kralı,Balık Kadın,Yer Adam ve namıdiğer Poşet Adam kalmıştı.Yer Adam sözlerine devam etti.
-Artık bu ekipte olduğunuza göre size siz,ya da Mr.Jolins dememe gerek yok.Öyle bir nedenin kalmadığını düşünüyorum.Ekibimize Hoşgeldin Poşet!
dedi.
Artık Poşet diye anılarak tarihe geçecek olan Mr.Jolins ise
-Hoşbulduk Yer! Herkesi yeneceğiz,inan bana!
dedi.
   Yer Adam devam etti.
-Aslında sana eğitimimiz bir diskle olacak.Böylelikle birçok kavramı bilecek ve yöntemi göreceksin.Sadece aklında olacaklar ama performansını sen yaratacaksın.Bu bilgilerden yararlanman tamamen senin sorumluluğun altında...
-Merak etme
dedi Poşet Adam.
-Merak etme.Çünkü bu ekibi ve kurumu düş kırıklığına uğratmayacağım ve en önemliside bu Dünya'yı!
  

6 Ocak 2014 Pazartesi

Bölüm 2-Göreve Başlama ve Alışma

Sabah 08:00 olduğunda poşet adam kalktı.Sandiviçini ve kahvesini paketledi ve balkona çıktı.Oda biliyordu ki artık evin kapısına ihtiyacı yoktu ama yinede gizemini korumak ve komşularının dikkatini çekmemek için arada kapıyı kullanmayıda göz ardı etmedi.Henüz insanlar uyanmamış ve güneş tam açmamışken gözlerini sıktı,kaslarını gerdi ve fiziksel değişmenin hızıyla birden havaya süzüldü.İlk hastaneye uğradı.Kapıdan girerken meslektaşı Bayan Helen'i gördü.
 Bayan Helen ona gülümsedi ve selamını eksik etmedi.
-Günaydın Bay Jolins,bu gün çok şıksınız.
Mr.Jolins iltifata pek alışık değildi doğrusu.Hele ki karşı cinsten gelen olumlu tepkiler onu baya utandırmıyor değildi.Çok geçmeden cevabı verdi.
-Teşekkür ederim,Bayan Helen.
Dahası gelmiyordu konuşmanın...Ya da Mr.Jolins'in dilinin ucunda kenetlenmişti iltifatlar.Şu lanet olası utangaçlık denen kavram yüzünden olsa gerek herşey!
      Odasına çıktı.Geçmiş dosyalarını inceledi.Masanın üstünde bir not bırakılmıştı.Not,Keçeli kalın uçlu bir kalemle yazıldığı için kapıdan ilk girdiğinde hemen dikkatini çekmişti doğrusu.Hemen nota yöneldi ve notu okudu.
   '' Dolaba bak!''
Mr.Jolins şaşkınlık ve inanılmaz merakının verdiği heyecanla çekmeceyi hızla açtı ve doğru anahtarı telaşla aradı.Karma karışık bir anahtarlıkla elinde hızla karıştırarak dolabı açmaya çalıştı.Sonra bir an durdu çünkü bu yaptığı bir işe yaramayacak ve dolabı açmasına yardımcı olmayacaktı.Sandalyesine oturdu ve gözlerini kapattı.İçinden 5'e kadar yavaşça sayarak derin nefes aldı ve aynı süreyle derin nefesi verdi.Bunu psikolog olan arkadaşından öğrenmişti.Hatırladığı kadarıyla bu rahatlama egzersizi insanı rahatlatıyor ve sakinleştiriyordu.Paketini açtı kahvesini ve sandiviçini aldı.Ufak bir yudum kahvesinden aldı ve bir gevşeme hissetti.Yerinden kalktı ve yere düşürdüğü anahtarlarını aldı ve sakin sakin dolabın kapısını açmaya çalıştı.Bir kaç denediği anahtardan sonra denediği anahtar,dolabı nihayet açtı.İçinde değişik bir kostüm vardı.İlk önce bu bir şaka diye düşündü ama sonra Gizemli Güçler'den geldiğini anladı.Böyle bir Kostüm başka kimden gelebilir ki !
Mr.Jolins hiçbir şey olmamışçasına işine devam etti ama ilk önce kostüm ve kemerini çantasına koydu.Sandiviçini yemeye ve kahvesini içmeye devam etti.Aradan bir yarım saat geçmeden tuhaf bir ses geliyordu.Kulağını sese verdiğinde bu ses çantasından geliyordu.Çantasını açtı.Ses Kemerden geliyordu.Hemen kemeri aldı ve yanıp sönen yeşil alarmın üstüne susması için bastı.Önüne 3 boyutlu bir ekran çıktı ve ekranda birden Yer Adam'ı gördü.Uykulu ve mayhoş olduğu için biraz ürkmedi değildi.Yer Adam şöyle dedi;
-Günaydın Mr.Jolins... Yemeğinizi bitirdikten sonra aşağıdaki dosya deposuna inin.Sizi orda bekliyor olacağım.
Mr.Jolins elindekileri çabuk bitirdi ve anahtarını kaptığı gibi dosya deposuna indi.Karşısında hiç şüphesiz yer Adam'ı gördü.Fakat Yer Adam'ın yanında kostümlü 5 kişiyi daha buldu.Yer Adam,Mr.Jolins'teki bu olası şaşkınlığa çokta yer vermeden hemen konuşmasına devam etti.
-Şunu söylemeliyim ki şuan çok şaşkınsınız... Fakat şimdi sırası olduğunu düşündüm ve söylemeliyim ki;bu işte yalnız değilsiniz.Öncelikle size ekip arkadaşlarınızı tanıtayım...Balık pullu,bacaklarının yanında yüzgeçleri olan Balık kadın.Deniz Altı Efsanevi Güçler'in Dünyayı Hükmetme Projesi'ndeki dosyalarına sızıyor ve planlarını çökeltiyor.Buz Kristalleriyle ateş güçlerini etkisiz hale getiren ise Buz Kralı...Operasyonlarda çok etkili olduğunu söylemekten çekinmeyeceğim.Dev alev topları ve uzaydan  dev göktaşı yağdırma gücüne sahip olan
ise Ateş Kadın... Şuan eminim ki,tüm dikkatini çeken gözleri kırmızı olan üyemiz;Terapikan.O ise,kişinin düşüncelerini okuyabiliyor ve hipnoz gücüne sahip. Parmakları külah gibi olan sivri bir fiziğe sahip üyemiz ise;Mevonasa.Kendisi hava şartlarını değiştirebilen bir güce sahip.Bende bu ekibe dahilim.Biliyorsunuz ki;ben Yer Adam'ım.Görevde kişinin dikkatini sarsmak için,yeri sarsabiliyorum ve yere sıvı halinde sızabiliyorum. Ayrıca sizi bilgilendirmek için bizzat ben görevlendirildim.
   Mr.Jolins'in artık kafası karmakarışık olmuştu.Bunların hepsinin bir şaka olduğunu düşünmeye başladı ama sonra anladı ki bu bir şaka değil.Çünkü hiç bir şakaya benzemiyordu.Böyle bir şaka olamazdı.Mr.Jolins dalgın gözlerle odadan çıkarken Yer Adam bir şey daha ekledi...
-Akşam 21:00'da NewSky'ın tepesinde olun.
Mr.Jolins koridora çıktı ve rotasız yürüyordu.Hayatı artık başlı başına değişmişti.Artık,daha çok sorumluluk isteyen bir hayatı vardı.Buna alışması zamana alacak gibi duruyordu.Koridorun sonunda Helen'in odası vardı.Helen'i görmek istedi.Kapıyı açtı fakat kimseyi bulamadı.İçeri girdi bakındı.Arkasını döndüğü an Helen'le gözgöze gelmişti.
-Bay Jolins burada ne işiniz var?
Mr.Jolins bir an karşısına çıkınca korkmuştu.
-Sadece size bakmıştım.Fakat odanızda yoktunuz.Belki köşedeki koltukta kestirmiş olabilirsiniz diye düşündüm.Lütfen kusuruma bakmayın dedi.Odadan hızla çıkmak için hemen kapının kulpunu tuttu.O an Helen ekledi;
-Önemli değil Bay Jolins.Lütfen keyfinize bakın...
Mr.Jolins Helen'e baktı ve hemen odadan çıktı.

Mesaisi bitmişti.Eşyalarını topladı.Kostümünü ve kemerini almayıda unutmadı.İş çıkışı olduğu ve caddeninde kalabalık olduğunu bildiği için eve normal bir insan gibi gitmeyi tercih etti.Bu şartlarda oda biliyordu ki uçarak gidilmezdi ama şunu unuttu oda görünmez olabiliyordu.Bunu görebilmek için;hemen hastanenin tuvaletine gitti ve kapıyı kilitledi.Klozetin üstüne oturdu.Gözlerini yumdu ve görünmez olduğunu düşünmeye başladı.Hiçbir şey hissetmedi.Bunu başarmadığını düşündü.Hastanenin tuvaletine bir hasta girdi o anda.Oda kilitli bulunduğu tuvaletin kapısını açtı.Hasta,şaşkın gözlerle kapıya baktı.Mr.Jolins bu durumu anlayabilmek için açtığı kapıyı kapattı.Hasta,şaşkın gözlerle bakmaya devam ediyordu.Mr.Jolins kapıyı kapattığı yetmiyormuş gibi bu durumdan haz aldı ve kapıyı hızlıca kapatıp açmaya başladı.Hasta bunu görünce hızlıca kaçtı.
Mr.Jolins bu durumu sadece anlayabilmek için yaptı.Kötü bir amacı yoktu.Sadece artık bu hayata alışması gerektiğini düşünüyordu.Sonra yavaş adımlarla tuvaletin aynasına yürüdü.Aynaya baktığında birşey göremedi.Elleriyle yanaklarına saçlarına dokundu.Aynada sadece karşıdaki aynanın yansımasından başka birşey yoktu.
  Mr.Jolins görünmezlikten çıktı ve saat akşam 8 buçuğu gösteriyordu.Hemen hastanenin kapısından kendisini dışarıya attı ve hızlıca Newsky'a gitti.Yaya mesafesi olarak yakındı.Yürümesinde bir sakınca yoktu.Newsky'ın kapısında kendisini buldu.Döner kapıdan içeriye girdi.Asansörü kullanmak istedi.İşin verdiği yorgunluğu anlatılmazdı.Son kata kadar çıktı.En üst kata geldi ve Teras kapısından içeriye girdi.Terasta kimse yoktu beklemek için kapının yanında duran eski taburenin üstüne oturdu.Biraz bekledi ve oturduğu yerden kalktı küçük adımlar ve ıslıklarla ellerini cebine atarak,mırıldandı.Sonra arkasını döndü ve birden ekibi 'Sürrrprizzzz!!!'diyerek görünmezlikten çıktı.Bu duruma hakikatten alışması zor gibi geliyordu.Adrenalin,aksiyon dolu bir hayat.Durgun ve programlı bir adamın düzenine nasıl uyum sağlayabilirdi ki ?! Ama yinede olumsuz düşünmek istemedi.Elini kalbine koydu ve o eski tabureye tekrar oturdu.Ateş Kadın ona şöyle dedi;
-Heyy sen poşet!Bu duruma alışacaksın korkma.
Buz Kralı ordan Ateş Kadın'a seslendi.
-O bizim yeni üyemiz.Artık bizimlesin dostum! Çok şey öğreneceksin...Durgun doktor-hastane yaşamına uygun olmasada güçleneceksin.Artık bizimlesin! Sana çok şey öğreteceğiz...
Balık Kadın yavaş ve cazibeli solungaçlarıyla yürüyerek ekledi;
-Hadi ama çocuklar... Gitmeyin bu kadar Mr.Jolins'in üzerine...Değil mi Bay Jolins ??
Mr.Jolins ne diyeceğini bilemiyordu.Daha doğrusu ne diyebilirdi ki?!! Bu yaşam biçimine alışması zaman alacaktı.Henüz birşey ekleyemiyordu.Eklemek istedi,fakat biraz kekeledi;

-Aaa-aaa.Ben,ben bilmiyorum hiçbirşey.Sanırım biraz alışmam gerekecek bu duruma...
Yer Adam;Terastan koca şehri gözlüyordu.Bu Yer Adam'ın en çok hoşuna giden şeydi.Arkasını dönerek şöyle dedi;
-Bu gece size detaylı bir şekilde ne yapmanız gerektiğini anlatacağım Mr.Jolins... İlk olarak üzerinize yüklenmeyeceğiz.Merak etmeyin.Alışmanız gerek bir durum bu...
Mr.Jolins şöyle dedi;
-Sabah 06:00'dan beri uykusuzum ve açım,yorgunumda... Bu eğitimi şuan ya da gece saatlerinde kaldıracağımı sanmıyorum.
Yer Adam,cebinden küçük bir şişe çıkardı.Kapağını açtı ve kapağına o sıvıdan koydu.Bunu Mr.Jolins'e uzattı.
-Hadi için...
Mr.Jolins,tuhaf bakışlarla kapaktaki sıvıyı hızlıca ağzına dikti.Birden midesinde tuhaf bir guruldama ve yanma oldu.Ayakları titredi ve dengesi kayboldu.Yer Adam'dan destek aldı ve ''ne oluyor bana??'' dedi.
Yer Adam ekledi;
-Bünyeniz henüz alışık değil.Buna alışacaksınız.Endişe etmeyin.

Mr.Jolins,kapının yanındaki eski tabureye oturdu ve çantasındaki suyu güçlükle aldı ve içti.Salise farkıyla,Mr.Jolins'te ne yorgunluk,ne uykusuzluk kalmıştı.Bu Mr.Jolins için bir mucize gibiydi.Halsizi,yorgunluğu dindiren ilaçlar görmüştü ama bu kadarı pek  dedirtecek durumdaydı!Gözlerini iri iri açarak Yer Adam'a baktı.Yer Adam şöyle dedi;
-Mr.Jolins size bu ilacı daha sonra vereceğim.Fakat acil durumlarda kullanmalısınız.
dedi.
Mr.Jolins dünyanın içinde farklı bir dünyanın döndüğünü farketti ve bunu kabullenmek çok zordu.